Bir Madalyadan Fazlası: Samsun’un 101 Yıllık Onuru
İstiklal Madalyası, bir şehre “Sen bu ülkenin bağımsızlık öyküsünde başrol oynadın” demektir. Üzerinde taşıdığı her çizgi, her yıldız, o dönemin yokluk içindeki cesaretini anlatır.

Zerrin Somuncu
somuncuzerrin@gmail.com -Bazı borçlar vardır ki, parayla ödenmez; ancak vefa ile, hatırlamakla, hakkı teslim etmekle ödenir. Samsun’a verilen İstiklal Madalyası da tam olarak böyle bir borcun ifasıdır. 101 yıl boyunca arşivlerde, kararlarda, belgelerde var olan; ama bir türlü ellerine teslim edilmeyen bu onur, TBMM’de düzenlenen törenle nihayet sahibine kavuştu. O an, yalnızca bir madalyanın takıldığı değil; bir şehrin hafızasının onarıldığı andı.
Kimi dışarıdan bakınca, “Bir madalya işte…” diyebilir. Ama bilen bilir ki, İstiklal Madalyası yalnızca bir metal parçası değil; geçmişin, fedakârlığın ve bağımsızlık aşkının somut hafızasıdır.
Samsun, 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk adımı attığı, Milli Mücadele’nin ateşini yaktığı şehir… Mavnacılar Loncası’nın kahramanları, İstanbul’dan Anadolu’ya gizlice mühimmat taşıyarak bu mücadelenin görünmez neferleri oldular. Onların cesareti, düşmanın gemilerine, devrin baskısına, hatta kendi hayatlarından vazgeçme pahasına yükseldi.
1924’te TBMM, bu şehre ve bu kahramanlara İstiklal Madalyası verilmesine karar verdi. Fakat bir şekilde, bu onur 101 yıl boyunca kâğıt üzerinde kaldı. İşte tam da bu yüzden, bu tören yalnızca geçmişin eksik kalan bir sayfasını tamamlamak değil, aynı zamanda toplumsal hafızamızı onarmaktır.
Ve evet, bu madalya yalnızca geçmişin hatırlanması değil; Samsun’un bugünkü şehir kimliğinin de güçlenmesidir. Bir şehrin kimliği, sadece binalarından ya da tabelalarından değil, hafızasından ve hikâyesinden beslenir. Samsun, artık resmi olarak “İstiklal Madalyalı Şehir” kimliğini taşıyor. Bu unvan, genç kuşakların kendi şehirlerine gururla bakmalarını, turizmin ve kültürel mirasın daha görünür olmasını sağlayacak. Meydanlarda, müzelerde, hatta şehir giriş tabelalarında bu onur yerini alacak.
Bu noktada, bu onurun Samsun’a kazandırılması için emek veren isimleri anmadan geçmek haksızlık olur. Samsun Valisi Orhan Tavlı’nın titiz takibi, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan’ın destekleyici duruşu ve TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı, AK Parti Samsun Milletvekili Dr. Mehmet Muş’un girişimleri olmasa, belki de bu gecikmiş teşekkür hâlâ erteleniyor olacaktı.
İstiklal Madalyası, bir şehre “Sen bu ülkenin bağımsızlık öyküsünde başrol oynadın” demektir. Üzerinde taşıdığı her çizgi, her yıldız, o dönemin yokluk içindeki cesaretini anlatır. Bu madalya, çocuklarımıza gururla göstereceğimiz, “Biz bu ülkeyi böyle kazandık” diyebileceğimiz bir mirastır.
Geç de olsa, Samsun’a hak ettiği teşekkür edildi. Ama asıl mesele, bu teşekkürün yalnızca bir törenle sınırlı kalmaması… O ruhu koruyabilmek, bağımsızlık fikrini gelecek kuşaklara aynı inançla aktarabilmek. Çünkü madalyalar paslanır, törenler unutulur… Ama tarih bilinci ve şehir kimliği canlı tutulursa, işte o zaman asıl zafer kazanılmış olur.