Toplumsal Kaygı Bozukluğu: Sosyal Anksiyete Neden Artıyor?

Günümüz toplumunda sosyal ortamlarda kendini rahat ifade edememe, aşırı utangaçlık ve yargılanma korkusu yaşayan bireylerin sayısı artıyor. Uzmanlar bu durumu "toplumsal kaygı bozukluğu" ya da "sosyal anksiyete" olarak tanımlıyor. Yapılan araştırmalar, modern yaşamın getirdiği hız, sosyal medyanın baskısı ve başarı beklentilerinin bu artışta etkili olduğunu gösteriyor.

Toplumsal Kaygı Bozukluğu Nedir?

Toplumsal kaygı bozukluğu; bireyin sosyal ortamlarda başkaları tarafından olumsuz değerlendirilme, küçük düşürülme ya da eleştirilme korkusuyla yoğun kaygı yaşaması durumudur. Bu kişiler genellikle kalabalık ortamlardan kaçınır, yeni insanlarla tanışmaktan çekinir ve topluluk önünde konuşmaları gerektiğinde yoğun stres yaşar.

Neden Artıyor?

• Sosyal medya baskısı: İnsanlar artık sürekli görünür durumda ve kendilerini başkalarıyla kıyaslama eğiliminde.
   

• Hızlı yaşam temposu: Kent hayatının getirdiği yoğun rekabet ve başarı baskısı, bireylerde kendini yeterince iyi hissetmeme duygusunu artırıyor.
   

• Pandemi sonrası etkiler: Uzun süreli izolasyon, tekrar sosyal ortamlara dönüşü zorlaştırdı ve sosyal becerilerde paslanma etkisi yarattı.
   

• Çocukluk deneyimleri: Aile ortamında eleştirel tutumlar veya zorbalığa maruz kalmak, yetişkinlikte sosyal anksiyeteyi besleyebiliyor.
  

Belirtiler

• Topluluk önünde konuşma korkusu
   

• Tanımadık kişilerle göz teması kuramama
   

• Ellerde terleme, kalp çarpıntısı, yüz kızarması
   

• Sosyal ortamlardan kaçınma eğilimi
   

Neler Yapılabilir?

Uzmanlar, toplumsal kaygı bozukluğunun tedavi edilebilir olduğunu vurguluyor. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), maruz bırakma egzersizleri ve nefes teknikleri gibi yöntemler etkili sonuçlar veriyor. Gerekirse ilaç tedavisi de sürece destek olabiliyor. Ayrıca sosyal becerileri geliştirmek, küçük gruplarda yavaş yavaş pratik yapmak ve kendine karşı daha şefkatli olmak iyileşme yolunda önemli adımlar.